YÖNLENDİRİCİ VE KAPALI UÇLU SORU SORMA HAKKI Doğrudan soru yöneltme yetkisi (çapraz sorgu), acemice de olsa FETÖ davalarında en geniş şekilde uygulanmaya çalışılıyor. Diğer davalarda hâkimlerin avukatların bu yetkilerini fiilen kısıtlama eğilimi ise halen devam ediyor. İzlediğimiz FETÖ davalarında hâkimlerin kapalı uçlu ve yönlendirici sorulardan rahatsız olduklarını, avukatların ve sanıkların tanıklara kapalı uçlu ve yönlendirici soru sormalarını sistematik olarak engellediklerini gözlemledik. Hemen belirtelim, Ceza Muhakemeleri Kanununda doğrudan soru yöneltmede hangi tür soruların yasaklandığına ilişkin bir düzenleme yoktur. Doğrudan soru yönelme ile ilgili olarak Hukuk Muhakemeleri Kanunun 152. Maddesi aynen şöyledir: MADDE 152- (1) Duruşmaya katılan taraf vekilleri; tanıklara,bilirkişilere ve duruşmaya çağrılan diğer kişilere, duruşma disiplinine uygun olarak doğrudan soru yöneltebilirler. Taraflar ise hâkim aracılığıyla soru sorabilirler. Yöneltilen soruya itiraz edildiğinde, sorunun yöneltilmesinin gerekip gerekmediğine hâkim karar verir. Ceza Muhakemesi Kanunun da ise konu 201. Maddede düzenlenmiştir. Madde aynen şöyle: Madde 201 - (1) Cumhuriyet savcısı, müdafi veya vekil sıfatıyla duruşmaya katılan avukat; sanığa, katılana, tanıklara, bilirkişilere ve duruşmaya çağrılmış diğer kişilere, duruşma disiplinine uygun olarak doğrudan soru yöneltebilirler. Sanık ve katılan da mahkeme başkanı veya hâkim aracılığı ile soru yöneltebilir. Yöneltilen soruya itiraz edildiğinde sorunun yöneltilmesinin gerekip gerekmediğine, mahkeme başkanı karar verir. Gerektiğinde ilgililer yeniden soru sorabilir. (2) Heyet halinde görev yapan mahkemelerde, heyeti oluşturan hâkimler, birinci fıkrada belirtilen kişilere soru sorabilir. Görüldüğü gibi gerek hukuk davalarında gerek ceza davalarında yasal düzenlemelerle kapalı uçlu ve yönlendirici soru sorulmasını yasaklayan bir hüküm bulunmamaktadır. Yasal düzenlemeye göre hâkim veya mahkeme başkanı, soruya itiraz edildiğinde sorunun sorulup sorulmamasına karar verecektir. Uygulamada itiraz olmamasına rağmen açık yasal düzenlemeye aykırı olarak hâkimler soru sorulmasını engelleyebilmektedir. Bu engelleme, tutanağa geçen bir kararla olması gerekirken, tutanağa geçirmeksizin filen yapılmaktadır. Acaba hâkim, itiraz olsa bile kapalı uçlu ve yönlendirici soruları sırf bu niteliklerinden dolayı sorulmasına engel olabilir mi? Hemen belirtelim ki, yasal düzenlemeden kapalı uçlu ve yönlendirici soruların sorulamayacağını çıkarsamak mümkün değildir. “Aslolan ibahedir” ilkesi gereğince açıkça yasaklanmadığı için kapalı uçlu ve yönlendirici soru sormak mümkündür. Bir soru yönlendirici olduğu için ve salt bu nedenle hâkim tarafından yasaklanamaz. Hukukumuzdaki “doğrudan soru yöneltme” kurumunun ilham kaynağı olan Anglo-Amerikan hukuk sisteminde, çapraz sorgu büyük ölçüde yönlendirici sorular sorularak yapılır. Hatta, öğretide çapraz sorgunun sadece yönlendirici sorularla yapılması gerektiği ifade edilmektedir (Yazgan s. 107, Demren Dönmez s.250). Aleyhe beyanda bulunan tanığın çelişkileri, yalanları ve yanılgıları ancak kapalı uçlu ve yönlendirici sorular sorularak ortaya konulabilir. Yalan söyleyen bir tanığın yalanını, açık uçlu sorularla ortaya çıkarmak ve onu doğru söylemeye mecbur etmek hemen hemen imkânsızdır. Özellikle "aleyhe tanıklık" yapmış bir tanığa, sorulacak soruların yönlendirici olması fiili bir zorunluluktur. Açıklanan nedenlerle, doğrudan soru yöneltme uygulamasında hâkimlerin kapalı uçlu ve yönlendirici soruları yasaklaması yasaya ve müessesenin amacına aykırıdır. KAYNAKLAR AKYAZAN Ahmet Emrah Ceza Muhakemesi Hukukunda Doğrudan Soru Yöneltme, Ankara 2011 (Doğrudan Soru). DEMREN DÖNMEZ Burcu Ceza Muhakemesi Hukukunda çapraz Sorgu, Seçkin Yayınları, Ankara 2007. |
5263 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |